Önemli Askeri Mücadelelerin Türk Tarihinin Seyrine Etkileri Ders Notu

10. sınıf ders notları

Bu yazımızda güncel müfredata göre hazırladığımız10. sınıf tarih dersi 1. ünitesi olan Türkistan’dan Türkiye’ye (1040- 1299) ünitesinin özet ders notlarını paylaşıyoruz. Önemli Askeri Mücadelelerin Türk Tarihinin Seyrine Etkileri Ders Notu sayesinde tarih dersi yazılılarına tam olarak hazırlanacaksınız.10. sınıf tarih kitabı özet pdf ders notları sayesinde derslerde daha başarılı olacaksınız. Maarif modeline uygun olarak hazırladığımız 10. sınıf tarih dersi notları aşağıdaki konuları kapsamaktadır.

Ders: 10. sınıf tarih

Ünite: 1. Ünite: Türkistan’dan Türkiye’ye (1040- 1299)

Öğrenme Çıktısı/ kazanım: Önemli Askeri Mücadelelerin Türk Tarihinin Seyrine Etkileri ders notları

İlgili yazılı: 10. sınıf tarih dersi 1. dönem 1. yazılı

1. ÜNİTE: TÜRKİSTAN’DAN TÜRKİYE’YE (1040-1299)

ÖNEMLİ ASKERÎ MÜCADELELERİN TÜRK TARİHİNİN SEYRİNE ETKİLERİ

Anadolu’ya İlk Türk Akınları

Anadolu’ya yönelik ilk Türk akınları MÖ 8. yüzyılda İskitler tarafından başlatılmıştır.

Bu akınlar 4. yüzyılda Hunlar ve 6. yüzyılda Sibir Türkleri ile devam etmiştir.

Bu ilk akınların amacı yerleşmek değil, Anadolu’yu keşfetmek, yeni geçim kaynakları bulmak ve ticaret yapmaktı.

7. yüzyılda Avar Türkleri, Bizans’ın başkenti Konstantinopolis’i (İstanbul) kuşatmış fakat başarılı olamamıştır.

11. yüzyılda ise Oğuz Türkleri, Horasan ve Maveraünnehir bölgelerinde yeni bir yurt arayışına girmiştir.

Oğuzlar Neden Anadolu’ya Akınlar Düzenledi?

Anadolu’nun İpek Yolu üzerinde yer alması,

Asya ile Avrupa’yı birbirine bağlayan bir konumda olması,

Üç tarafının denizlerle çevrili olması,

Verimli topraklara sahip olması,

İklim ve bitki örtüsünün Türklerin yaşamasına uygun olması,

İslamiyet’in etkisiyle cihat ve gaza geleneğinin benimsenmesi

Bizans İmparatorluğu’nu siyasi yönden zayıf durumda olması Oğuzların Anadolu’ya akınlar yapılmasında etkili olmuştur.

Anadolu’nun “Türkiye” Olması

Türk-İslam kaynaklarında Anadolu coğrafyası için “Diyar-ı Rum” (Roma Ülkesi) ifadesi kullanılmıştır.

Malazgirt Zaferi’nden sonra Anadolu, kültürel ve nüfus açısından tam bir Türk yurdu haline gelmiştir.

Batılı tarihçiler, II. Haçlı Seferi (1148) sırasında Anadolu’daki yoğun Türk nüfusunu ve direnişini görerek bu coğrafya için “Türkiye” ismini kullanmaya başlamıştır.

Türkiye Selçukluları için kullanılan bir diğer isim de “Selâçıka-yı Rum” (Rum Selçukluları) idi.

Büyük Selçuklu Devleti’nin Kuruluşu

Devletin kurucusu Selçuk Bey, Oğuzların Kınık boyuna mensuptu ve Oğuz Yabgu Devleti’nde ordu komutanı (subaşı) idi.

Yabgu ile anlaşmazlığa düşünce maiyetiyle birlikte Cend şehrine gelerek burada İslamiyet’i kabul etmiştir.

Selçuk Bey’in ölümünden sonra Gazneli Sultanı Mahmud, oğlu Arslan Yabgu’yu hileyle yakalatıp hapsetmiştir (1025).

Bunun üzerine Oğuzlar, Selçuk Bey’in torunları olan Tuğrul Bey ve Çağrı Bey etrafında toplanmıştır.

Dandanakan Savaşı ve Sonuçları

Tuğrul ve Çağrı Beyler liderliğindeki Oğuzlar, 1040 yılında Gazneliler ile Dandanakan Savaşı’nı yapmıştır.

Bu zaferin ardından Büyük Selçuklu Devleti resmen kurulmuştur.

Savaş sonrası yapılan toplantıda Tuğrul Bey, yeni devletin ilk sultanı ilan edilmiştir.

Bu zaferle Selçuklular, Horasan’a hâkim olmuş ve tüm Sünni-İslam dünyasının koruyuculuğu görevini üstlenmiştir.

Pasinler Savaşı (1048)

Selçuklular, Dandanakan Zaferi’nden sonra Anadolu’nun fethi için akınlar düzenlemeye başladı.

Bizanslıların Şehzade Hasan’ı şehit etmesi üzerine Tuğrul Bey, intikam ve gaza amacıyla Bizans üzerine yürüdü.

18 Eylül 1048’de Erzurum yakınlarındaki Pasinler Ovası’nda iki ordu karşılaştı.

Bu savaş, Selçuklular ile Bizans İmparatorluğu arasında yapılan ilk büyük savaş olarak tarihe geçmiştir.

Selçuklu ordusunu İbrahim Yınal ve Kutalmış komuta ediyordu.

Pasinler Savaşı’nın Sonuçları

Savaştan sonra Bizans barış istemiş ve iki devlet arasında diplomatik ilişkiler kurulmuştur.

Anlaşma ile İstanbul’da Emeviler döneminden kalma harap bir caminin tamir edilmesi kararlaştırılmıştır.

Bu camide hutbenin Abbasi Halifesi ve Sultan Tuğrul Bey adına okunması sağlanmıştır.

Ayrıca caminin mihrabına Selçuklu hâkimiyet sembolü olan “ok ve yay” damgasının işlenmesine karar verilmiştir.

Bu maddeler, Selçukluların askeri başarıyı siyasi ve dini bir kazanıma dönüştürdüğünü gösterir.

Malazgirt Savaşı Öncesi Anadolu

Bizans’ın Sasani ve Müslümanlarla yaptığı uzun savaşlar Anadolu’yu harap etmişti.

Bizans; Balkanlarda Peçenekler, Uzlar (Oğuzlar) ve Kumanlar gibi Türk boylarıyla mücadele ediyordu.

İmparatorluk içindeki taht kavgaları, ağır vergiler ve yerel yöneticilerin (tekfurlar) halka zulmetmesi devleti zayıflatmıştı.

Bu durum, Türklerin Anadolu’ya yerleşmesini kolaylaştırdı.

Sultan Alp Arslan, 1064’te “fethedilemez” denilen Ani Kalesi’ni fethederek Bizans’a büyük bir darbe vurdu.

Malazgirt Zaferi (1071)

Bizans İmparatoru Romanos Diogenes (Romen Diyojen), Türkleri Anadolu’dan atmak için büyük bir orduyla sefere çıktı.

Bu sırada Mısır seferinde olan Sultan Alp Arslan, haberi alınca hızla geri döndü.

İki ordu, 26 Ağustos 1071 Cuma günü Malazgirt Ovası’nda karşı karşıya geldi.

Savaş, Sultan Alp Arslan komutasındaki Selçuklu ordusunun kesin zaferiyle sonuçlandı.

Bu zafer, “Anadolu’nun kapılarını Türklere açan savaş” olarak bilinir.

Malazgirt Zaferi’nin Kazanılma Nedenleri

Turan (Bozkır Kapanı) taktiğinin başarılı bir şekilde uygulanması.

Bizans ordusunda paralı asker olan Uz (Oğuz) ve Peçenek Türklerinin soydaşları olan Selçukluların tarafına geçmesi.

Sultan Alp Arslan’ın Cuma namazından sonra yaptığı coşkulu ve motive edici konuşma.

Bizans ordusunun çok kalabalık olmasına rağmen hantal bir yapıya sahip olması ve komutanlar arasındaki güvensizlik.

Malazgirt Savaşının Sonuçları:

Anadolu Türk yurdu olmaya başlamıştır.

Bizans’ın İslâm dünyası üzerindeki baskısı son bulmuştur.

Bizans’ın Anadolu’daki varlığı zarar görmüştür

Avrupalılar tarafından, (1096-1270) Haçlı Seferleri‘nin düzenlenmesine ortam oluşmuştur.

Türkiye Tarihi bu savaş sonunda başlamıştır.

Anadolu’da Sultan Alparslan’ın komutanları tarafından, ilk Türk beylikleri kurulmuştur. (Danişmentliler, Mengücekliler, Saltuklular, Artuklular, Çaka Beyliği)

Miryokefalon Savaşı (1176) – Yurt Tutan Savaş

Türkiye Selçuklu Sultanı II. Kılıçarslan, Anadolu’daki Türk hâkimiyetini güçlendiriyordu.

Bizans İmparatoru Manuel Comnenos, Türkleri Anadolu’dan tamamen atmak amacıyla Alman, Fransız, İngiliz ve Macar gibi milletlerden oluşan dev bir ordu topladı.

Selçuklu ordusu, Bizanslıların geçeceği Miryokefalon yakınlarındaki dar bir geçitte pusu kurdu.

17 Eylül 1176’da yapılan savaşta Bizans ordusu ağır bir yenilgiye uğratıldı.

Miryokefalon Zaferi’nin Önemi

Bu zafer, “Vatan ve Devlet Koruyan Zafer” olarak tarihe geçmiştir.

Bizans İmparatorluğu’nun Türkleri Anadolu’dan atma ümidi tamamen sona ermiştir.

Anadolu’nun kesin olarak bir Türk yurdu olduğu bu zaferle kanıtlanmış ve Batılılar tarafından da kabul edilmiştir.

Malazgirt Zaferi ile Türklere açılan vatan, Miryokefalon Zaferi ile güvence altına alınmıştır.

Anadolu’da Kurulan İlk Türk Beylikleri

Sultan Alp Arslan, Malazgirt Zaferi’nden sonra komutanlarına fethettikleri topraklarda kendi beyliklerini kurma izni verdi. Bu duruma “kılıç hakkı” denir.

Bu beylikler, fethettikleri yerlere Türkçe isimler vermişlerdir.

Anadolu’da cami, medrese, han, kervansaray, şifahane gibi yapılar inşa ederek bölgeyi bayındır hale getirdiler.

Yaptıkları fetihler ve kültürel faaliyetlerle Anadolu’nun Türkleşmesi ve İslamlaşmasında çok önemli bir rol oynadılar.

İlk Türk Beylikleri

Saltuklular (1072-1202):

Erzurum ve çevresinde kuruldu. Anadolu’daki ilk Türk beyliğidir.

En önemli eseri: Mama Hatun Külliyesi.

Mengücekliler (1080-1228):

Erzincan ve çevresinde kuruldu.

En önemli eseri: Divriği Ulu Cami ve Darüşşifası (UNESCO Dünya Mirası).

Danişmentliler (1080-1178):

Sivas merkezli kuruldu. Anadolu’daki en güçlü beyliklerden biriydi.

Haçlılara karşı başarılı mücadeleler verdiler.

En önemli eseri: Yağıbasan Medresesi (Anadolu’da inşa edilen ilk medrese).

Artuklular (1102-1231):

Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da kuruldu. En uzun süre hüküm süren beyliktir.

En önemli eseri: Diyarbakır’daki Malabadi Köprüsü.

Çaka Beyliği (1081-1093):

İzmir ve çevresinde Çaka Bey tarafından kurulmuştur.

Çaka Bey, tarihteki ilk Türk denizcisi olarak kabul edilir.

Kurduğu donanma, ilk Türk donanmasıdır.

Bizans İmparatorluğu ile Ege Denizi’nde mücadele etmiştir.

DİĞER TÜRK BEYLİKLERİ

Beyliğin AdıKurucusuKurulduğu YerBıraktıkları Önemli Eserler
Sökmenliler (Ahlatşahlılar) (1100-1208)Sökmen BeyVan, Erciş, Tatvan, Muş
İnançğulları (Ladik Beyliği) (1261-1368)İnanç oğlu Mehmet BeyDenizli, LadikServer Gazi Türbesi
Dilmaçoğulları (Togan Arslanoğulları) (1085-1394)Dilmaçoğlu Mehmet BeyBitlis, ErzenBitlis Ulu Cami
İnaloğulları (1098-1183)Emir İnal BeyDiyarbakır, Ergani
Tanrıvermişoğulları (1081-1093)Tanrıvermiş BeyEfes
Çubukoğulları (1085-1213)Çubuk BeyHarput

Haçlı Seferleri’nin Nedenleri

Dini Neden: Papa II. Urbanus’un Hristiyanlar için kutsal olan Kudüs’ü Müslümanlardan geri almak istemesi.

Siyasi Neden: Türkler karşısında zor durumda kalan Bizans’ın Papa’dan yardım istemesi.

Ekonomik Neden: Avrupalıların fakirlik içinde olması ve Doğu’nun zenginliklerini (baharat, ipek vb.) ele geçirmek istemeleri.

Sosyal Neden: Topraksız şövalyelerin ve halkın macera ve zenginlik arayışı.

I. Haçlı Seferi (1096-1099)

Asıl ordudan önce gelen halk kitleleri, Sultan I. Kılıçarslan tarafından Anadolu’da yok edildi.

Şövalyelerden oluşan asıl Haçlı ordusu, Türkiye Selçuklu Devleti’nin başkenti İznik’i ele geçirdi. Başkent Konya’ya taşındı.

Dorileon Savaşı’nda Selçuklular yenilince Haçlılar Anadolu’dan geçerek hedeflerine ulaştı.

Sefer sonucunda Urfa, Antakya, Kudüs ve Trablus’ta Haçlı devletleri (kontluklar) kuruldu.

II. Haçlı Seferi (1147-1149)

Musul Atabeyi Nurettin Mahmut Zengi 1144 yılında Haçlılardan önce Urfa’yı, daha sonra da Halep ve Şam’ı geri aldı.

Anadolu’ya gelen Haçlı kuvvetleri, Konya civarında yapılan savaşta, Türkiye Selçuklu Hükümdarı I. Mesut tarafından ağır bir yenilgiye uğratıldı.

Haçlılar Şam’ı kuşatmak istedilerse de başarılı olamadılar.

II. Haçlı Seferi’nin en önemli özelliği bu sefere ilk kez kral ve imparatorların katılması oldu.

Hittin Savaşı ve Kudüs’ün Fethi (1187)

Eyyubi Devleti’nin kurucusu Selahaddin Eyyubi, Haçlıların Müslüman kervanlarına saldırması üzerine harekete geçti.

1187 yılında Hittin Savaşı’nda Haçlı ordusunu imha etti.

Bu büyük zaferin ardından Kudüs’ü kuşattı ve 88 yıl sonra şehri Haçlılardan geri aldı.

Kudüs’ün yeniden fethi, İslam dünyasında büyük bir sevinçle karşılanırken Avrupa’da şok etkisi yarattı ve III. Haçlı Seferi’ne neden oldu.

III. Haçlı Seferi (1189-1192)

Kudüs’ü geri almak için düzenlenen bu sefere Avrupa’nın en büyük üç kralı katıldı:

Alman İmparatoru Friedrich Barbarossa

İngiltere Kralı I. Richard (Aslan Yürekli)

Fransa Kralı II. Philippe

Friedrich Barbarossa, Anadolu’da Silifke Çayı’nı geçerken boğuldu ve ordusu dağıldı.

Haçlılar, Akka Kalesi’ni ele geçirmelerine rağmen asıl hedefleri olan Kudüs’ü geri alamadılar.

IV. Haçlı Seferi (1202-1204)

Bu sefer, asıl amacı olan Kudüs’ten tamamen sapmıştır.

Haçlılar, Venediklilerin kışkırtmasıyla Hristiyan bir devlet olan Bizans’ın başkenti İstanbul’a saldırdı.

1204 yılında şehri ele geçirip üç gün boyunca yağmaladılar.

İstanbul’da Latin İmparatorluğu adıyla bir devlet kurdular.

Bu olay, Bizans’ı ölümcül derecede zayıflattı ve Katolik-Ortodoks ayrılığını derinleştirdi.

Haçlı Seferleri’nin Genel Sonuçları

Dini: Kiliseye ve Papalığa duyulan güven azaldı.

Siyasi: Derebeylik (feodalite) zayıfladı, merkezi krallıklar güçlendi. Türklerin batıya ilerleyişleri bir süre durdu.

Ekonomik: Akdeniz ticareti canlandı, Doğu-Batı ticareti gelişti.

Teknik ve Kültürel: Avrupalılar kağıt, matbaa, pusula ve barut gibi teknik buluşları Müslümanlardan öğrendi. Doğu ve Batı arasında kültürel etkileşim arttı.

Kösedağ Savaşı Öncesi Selçuklu Devleti

Sultan II. Gıyaseddin Keyhüsrev döneminde devlet, siyasi ve askeri açıdan zayıflamıştı.

Vezir Sadeddin Köpek gibi devlet adamlarının olumsuz yönetimi ve halktan toplanan ağır vergiler huzursuzluğa yol açtı.

Anadolu’daki göçebe Türkmenlerin ihmal edilmesi, Babaîler İsyanı’na (1240) neden oldu.

Devletin bu büyük isyanı güçlükle bastırması, zayıflığını ortaya çıkardı ve Moğolları Anadolu’ya saldırmak için cesaretlendirdi.

Kösedağ Savaşı (1243) ve Sonuçları

Moğol komutanı Baycu Noyan liderliğindeki ordu, 1243’te Sivas yakınlarındaki Kösedağ’da Selçuklu ordusuyla karşılaştı.

Moğolların uyguladığı sahte ricat (geri çekilme) taktiği işe yaradı ve Selçuklu ordusu ağır bir yenilgi aldı.

Sonuçları:

Türkiye Selçuklu Devleti, Moğol hâkimiyetine girdi ve yıkılış sürecine başladı.

Anadolu’daki Türk siyasi birliği bozuldu.

Anadolu’da can ve mal güvenliği kalmadı, ticaret yolları önemini yitirdi.

Bu otorite boşluğu, İkinci Türk Beylikleri’nin kurulmasına zemin hazırladı.

Kösedağ Savaşı’ndan Sonra Anadolu’da Kurulan Türk Beylikleri

  • Karamanoğulları: Konya civarında kuruldu. Dönemin en güçlü beyliği idi.
  • Osmanoğulları: Söğüt ve Domaniç civarında kuruldu.
  • Germiyanoğulları: Kütahya civarında kuruldu.
  • Hamitoğulları: Isparta ve Burdur civarında kuruldu.
  • Aydınoğulları: Aydın civarında kuruldu. Denizcilik faaliyetlerinde bulundular.
  • Candaroğulları: Kastamonu ve Sinop civarında kuruldu. Denizcilik faaliyetlerinde bulundu.
  • Menteşeoğulları: Muğla civarında kuruldu. Denizcilik faaliyetlerinde bulundu.
  • Ramazanoğulları: Adana ve Tarsus civarında kuruldu.
  • Saruhanoğulları: İzmir ve Manisa civarında kuruldu. Denizcilik faaliyetlerinde bulundu.
  • Dulkadiroğulları: Maraş civarında kuruldu.
  • Karesioğulları: Balıkesir ve Çanakkale civarında kuruldu. Denizcilik faaliyetlerinde bulundu.
  • Eratna Devleti: Ankara, Tokat, Sivas civarında kuruldu.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*