Tarih Kursu Ders Notları İSLAMİYET’İN TÜRK DEVLET VE TOPLUM YAPISINA ETKİSİ, TARİH 9 6. ÜNİTE TÜRKLERİN İSLAMİYET’İ KABULÜ VE İLK TÜRK İSLAM DEVLETLERİ 3. KONU

İSLAMİYET’İN TÜRK DEVLET VE TOPLUM YAPISINA ETKİSİ, TARİH 9 6. ÜNİTE TÜRKLERİN İSLAMİYET’İ KABULÜ VE İLK TÜRK İSLAM DEVLETLERİ 3. KONU

Tarih ders notları, yks tarih ders notları, ayt tarih ders notları, tyt tarih ders notları, tarih özet, tarih 9 ders notları, tarih 10 ders notları, tarih 11 ders notları, inkılap tarihi ders notları, çağdaş Türk ve dünya tarihi ders notları, güncel tarih ders notları, özet konu anlatım, kısa tarih, yeni kitaba göre hazırlanmış ders notları, yeni müfredat tarih , tarih pdf

İÇİNDEKİLER

İSLAMİYET’İN TÜRK DEVLET VE TOPLUM YAPISINA ETKİSİ
Karahanlı Devleti (840-1212)
Gazneli Devleti (963-1187)
Türk İslam Dünyasında İlk Edebî Eserler
Kutadgu Bilig (Mutluluk veren bilgi)
Divânü Lûgati’t-Türk: Türk tarihinin ilk sözlüğü
Atabetü’l-Hakayık (Gerçeklerin Eşiği)

Divân-ı Hikmet: Türk tasavvuf tarihinin ilk edebî eserdir. 
Karahanlı Devleti (840-1212)


Orta Asya’daki ilk Müslüman Türk devleti olan Karahanlı Devleti; Karluk, Yağma, Çiğil ve Tuhsi boyları tarafından 840 yılında kurulmuştur. 

Devletin merkezi Balasagun olup bilinen ilk hükümdarı Bilge Kül Kadir Han’dır.
Satuk Buğra Han, İslamiyet’i kabul eden ilk Karahanlı hükümdarıdır.
Müslüman olduktan sonra Abdülkerim adını alan Satuk Buğra Han, Türkler arasında İslamiyet’in yayılması için mücadele etmiş ve bu nedenle El-Mücahit, El-Gazi unvanları ile anılmıştır.
Karahanlı Devleti Doğu ve Batı olmak üzere ikiye ayrılmıştır (1042). 

Doğu Karahanlı Devleti 1211’de Karahitaylar, Batı Karahanlılar ise 1212 yılında Harzemşahlar tarafından ortadan kaldırılmıştır.

Gazneli Devleti (963-1187)


Samanilerin Türk komutanlarından Alp Tegin tarafından 963 yılında başkenti Gazne olarak Horasan, Afganistan ve Kuzey Hindistan’da kurulan Müslüman Türk devletidir. 

Gazneli Mahmut, devlete en parlak dönemini yaşatmıştır. 
Gazneli Mahmut, Hindistan üzerine 17 sefer yaparak 
İslamiyet’in Hindistan’da yayılmasına katkı sağlamıştır. 
Abbasi halifesi, İslam dünyasına yaptığı hizmetlerden dolayı Gazneli Mahmut’a “Sultan” unvanını vermiştir.
Sultan Mesut Dönemi’nde Gazneliler, 1040 yılında Selçuklularla yaptıkları Dandanakan Savaşı’nda yenilerek Hindistan’a çekilmek zorunda kalmıştır. 

Gazneli Devleti bu savaştan sonra zayıflama sürecine girmiş, Gurlar tarafından Hüsrev Melik’in esir edilmesiyle 1187’de son bulmuştur.


İSLAMİYET’İN TÜRK DEVLET VE TOPLUM YAPISINA ETKİSİ

Türk kültür ve medeniyetinin Karahanlılardan itibaren İslam kültür ve medeniyetiyle karşılaşıp kaynaşması Türk İslam medeniyetinin temellerinin atılmasını sağlamıştır.
İlk Türk İslam devletlerinden olan Gazneliler, Samaniler vasıtasıyla Abbasilerden aldıkları teşkilatı geliştirerek Büyük Selçuklulara ve daha sonraki Türk İslam devletlerine iletmiştir.

Türk cihan hâkimiyeti düşüncesi Türk kağanlarının en büyük idealiydi. Bu ideal İslami dönemde de cihat anlayışı ile yaşamaya devam etti.

İlk Türk devletlerinde görülen kut anlayışı İslamiyet’le birlikte “Allah’ın nasibi veya takdiri” olarak kabul edilmiştir. Dolayısıyla İslamiyet’i kabul ettikten sonra da hükümdarların gücünün kaynağı ilahidir. 

İslamiyet’le birlikte hükümdar unvanlarında da değişiklik görülmüştür. 
Karahanlılarda hakan yerine “Arslan Han”, yabgu yerine “Buğra Han” ve şad yerine “İlig Han” kullanılmıştır. 
Gazneliler de ise hükümdarlar “emir ve sultan” gibi İslami unvanlar kullanmıştır. 
Sultan unvanını ilk kullanan Türk hükümdarı Gazneli Mahmut olmuştur.

İslamiyet’le birlikte gelen diğer değişiklikler ise hükümdarlığın halife tarafından onaylanması, ülkede halife adına hutbe okutulması ve basılan paraların üzerinde halifenin isminin yazılmasıdır.
İlk Türk İslam devletlerinde hükümdarlar tıraz denilen kendi ad ve lakaplarının yazılı olduğu, süslemeli özel giysiler giyerdi.
Resmî belgelerde tevki ya da tuğra denilen mühür kullanan hükümdarların değerli taşlardan yapılmış taht ve taçları vardı.
Saray önünde, namaz vakitlerinde, savaşlarda ve törenlerde nevbet denilen müzikler çalınırdı. Sefere ya da bir yere giderken hükümdarların başının üstünde çetr denilen, ipek ve kadifeden yapılmış bir çeşit şemsiye tutulurdu.

Hükümdardan sonra devlet kademesinde en yetkili kişi vezirdi. 
Karahanlı vezirleri Türkçe yuğruş unvanını kullanırken, genellikle İran kökenli olan Gazneli vezirler hâce unvanını kullanmıştı.
Karahanlılarda devletin işleyişiyle ilgili önemli kararların alındığı Meclis-i Âli adında bir divan varken Gaznelilerde mali ve genel idari işlerden sorumlu olan “Divan-ı Vezaret” bulunurdu. Ayrıca bu divanlara bağlı alt divanlar da vardı.
Türk İslam devletlerinde hukuk sistemi şeri ve örfi olmak üzere iki ana unsurdan meydana gelirdi. Şeri davalara bakan kadılar, dinle ilgili bütün işlerde yetkiliydi.
Hükümdarlar, devlet kurumlarının çalışmasını düzenleyen örfi mahkemelere başkanlık ederdi.
Karahanlı ordusu; 
Görevleri saray ve hükümdarı korumak olan saray muhafızları, 
Hükümdarın şahsına bağlı ücretli askerlerden meydana gelen Hassa ordusu, 
Hanedan mensupları, valiler ve diğer devlet adamlarının kuvvetleri, 
Devlete bağlı Türk boylarının kuvvetleri olmak üzere dört ana birimden oluşurdu.
Gazne ordusu ise 
Görevleri saray ve hükümdarı korumak olan gulamlar, 
Eyalet ve bağlı devletlerin kuvvetleri, 
Türkmenler ile ücretli ve gönüllü birliklerden meydana gelirdi.
Türk İslam Dünyasında İlk Edebî Eserler 

Kutadgu Bilig

Kutadgu Bilig (Mutluluk veren bilgi), Türk İslam edebiyatının günümüze kadar ulaşan ilk eseri olma özelliğine sahiptir. 
Yusuf Has Hacip eserini 1070’de Doğu Karahanlı Hükümdarı Uluğ Kara Buğra Han’a Türkçe ( Uygurca) olarak sunmuştur. 
Eserde insanların hem bu dünyada hem de ahirette mutluluğu elde edebilmek için nasıl bir yaşam sürmeleri gerektiği bilgisi verilmiştir.
Ayrıca ideal Türk devlet anlayışının özellikleri anlatılmıştır. Bu bakımdan eser bir siyasetname olarak kabul edilmiştir. 
Divânü Lûgati’t-Türk
Türk tarihinin ilk sözlüğü olup Türk dilinin abide şaheserlerindendir. 
Kaşgarlı Mahmut, bütün Türk dünyasını gezip dolaştıktan sonra elde ettiği bilgileri bir araya getirdiği eserini 1077 yılında Abbasi Halifesi Muktedi Billah’a sunmuştur. 
Divânü Lûgati’t-Türk; Araplara Türk dilini öğretmek, Türk milletinin yüceliği ve Türkçenin zenginliğini göstermek amacıyla kaleme alınmıştır.
Bir sözlük gibi hazırlanmış olan eser; Türklerin tarihi ve coğrafyası, örf ve âdetleri gibi konularda ansiklopedik bilgiler içermektedir.
Atabetü’l-Hakayık (Gerçeklerin Eşiği)
Eser XII. yüzyılda Edip Ahmet Yükneki tarafından yazılmıştır. 
Eser içerik ve edebî yönüyle Kutadgu Bilig’in devamı olarak kabul edilmiştir.. 

Atabetü’l-Hakayık; Türk İslam kültürü içerisinde bireyin eğitimi ve toplum düzenini sağlamak için belirlenen unsurları Türk dili ile anlatan manzum bir eserdir. 
İslamiyet’in hayata bakış felsefesini Türkler arasında yaymaya çalışan eser, bir nasihatname niteliğindedir.

Divân-ı Hikmet 
Türk tasavvuf tarihinin ilk edebî eserdir. 
Hoca Ahmet Yesevî’nin Türkçe olarak yazmış olduğu ve “hikmet” adı verilen şiirlerin bir araya getirilmesiyle oluşturulmuştur.
Divân-ı Hikmet; Hz. Peygamber’in yaşamı, dinî hikâyeler, dervişliğin özellikleri, cennet, cehennem, güzel ahlak gibi konuları içeren bir tasavvuf kitabıdır.
İslamiyet’in Türkistan, Balkanlar ve Anadolu’da yayılmasının temelini teşkil ettiği, bu uğurda mücadele edecek olan müritlere yol gösterici bir özelliğe sahip olduğu kabul edilmiştir.


Not: Ünitenin devamına www.tarihkursu.com /ders notları bölümünden ulaşabilirsiniz.






Leave a Reply

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Related Post