Bu sayfada sizlerle Türkiye Yüzyılı Maarif Modeline göre hazırladığımız güncel 9. Sınıf Tarih Ders Kitabı Cevaplarını (2024-2025) paylaşıyoruz. 9. sınıf tarih ders ve çalışma kitabı cevapları konulara ve sayfa numaralarına göre sıralanmıştır.
Tarih dersi 9. sınıf ders kitabı etkinlik cevapları kapsamı:
Ünite: 9. Sınıf tarih Dersi 1. Ünite Geçmişin İnşa Sürecinde ünitesi ders kitabı cevapları
Konu: 1. Ünite Ölçme Değerlendirme Soruları ve Cevapları
Sayfa Aralığı: 63, 64, 65, 66, 67, 68 ve 69. sayfaların cevapları
9. Sınıf Tarih Dersi 1. Ünite Ölçme Değerlendirme Soruları ve Cevapları
1. Soru: Bu görsellerde ve metinde öncelikli olarak tarihle ilgili hangi kavram vurgulanmaktadır?
Paragrafın geneline ve görsellere baktığımızda insanlığın ilk günlerin bugüne devam eden faaliyetlerine yer verilmiştir.
Ayrıca MÖ V. yüzyıldan günümüze kadar süreci simgeleyen görseller sıralanmıştır.
Bütün bunlar insan ihtiyaç ve uğraşlarının günün şartlarına uygun bir şekle bürünerek devam ettiğini göstermektedir.
Soru da öncelikli olarak vurgulanan sorulduğundan cevap D seçeneğidir.
2. Soru: Bu metinde tarihsel bilginin hangi özelliklerine değinilmiştir? Kısaca Açıklayınız.
Tarihsel bilginin birçok özelliği bulunmaktadır. Bu özelliklerin bilinmesi ve çalışmaların buna göre şekillenmesi tarihçi açısından çok önemlidir. Buna göre:
“Laboratuvar ortamında tekrar edilmesi mümkün değildir.” özelliği metinde insanlığın ilk yıllarının anlatılmasıyla bağlanabilir.
“Arkeolog ve tarihçilerin ulaştığı kaynaklar üzerinden bilgi üretilir.” özelliğini görebiliriz. Çünkü metinde kaynaklara dayalı olarak yün, ip ve insan ihtiyaçları üzerinden örneklerle beraber bilgi verilmiştir.
“Tarihsel bilginin kaynaklara dayalı olarak üretilmesi” adına kaynaklar sıralanmıştır (Vazo, gravür, iplik üretim makinesi görseli).
İnsanlığın ilk dönemlerine dair bilgilerin daha az kanıta dayanması örneğini görebiliriz. Bu nedenle ilk dönemler için bilgi sınırlı verilmiştir (Metinde avcılık ve toplayıcılık dönemi).
“Tarihçinin kesin yasalardan değil elde ettiği kaynaklar üzerinden çıkarım yapması” özelliğini verilen vazo, gravür ve günümüz görseli üzerinden izleyebiliyoruz.
3. Dijitalleşme öncesi ile dijital dönemdeki tarih araştırma ve yazımları arasında ne gibi benzerlik ve farklılıklar vardır? Kısaca Açıklayınız.
Tarih araştırmalarında süreç içinde önemli değişiklikler olmuştur. Ancak bazı aşamalar hâlâ benzer şekilde işlemektedir. Şöyle ki: değişmeyen en temel unsur kaynaklardır.
Her iki araştırma sürecinde de kaynağa olan ihtiyaç devamlılığını sürdürmüştür.
Kaynakların niteliği de benzerliğini devam ettirmiş ancak yararlanma biçimi değişmiştir. Ayrıca yazım aşamalarında da süreç benzer bir şekilde devam etmiştir.
İnalcık’ın ifade ettiği “Onun için Türk tarihçisi bir yere varmak için hem mühendis, mimar olacak, hem de amele gibi çalışacak.” çalışma şeklinde bugün de bu aşamalarda büyük değişimler yoktur. Her ne kadar son elli yılda neşir çalışmaları olsa da İnalcık’ın ifade ettiği çalışma şekli devam etmektedir.
Farklılıklara gelince dijitalleşme sayesinde günümüzde birçok belgeye / kaynağa internet aracılığı ile ulaşılabilmektedir.
Geçmişte oldukça zor şartlarda ve uzun zaman ayrılarak yapılan çalışmalar daha kısa sürede gerçekleştirilebilmektedir. Bu kolaylık kaynağa ulaşma açısından geçerlidir.
Tarihçinin sonuç çıkarma ve formüle etme çabası aynen devam etmektedir. Dolayısıyla en büyük farklardan birisi “hız”dır. Burada kastedilen hız belgeye ulaşma hızıdır.
Diğer bir fark dijital dosyada binlerce belge bir arada bulunurken fiziki şartlarda korunan dosyalardaki belgeler sınırlıdır.
Dijital süreçte yeni belgelerin eklenmesi ve sisteme entegre olması çok hızlı bir şekilde gerçekleşir ancak dijitalleşme öncesi bu aşamalar oldukça uzun sürmektedir.
4. Dijitalleşmenin tarih araştırma ve yazım süreçlerine etkileri neler olabilir? Gerekçeleriyle kısaca açıklayınız.
Dijitalleşmenin getirdiği hız tarihçi için en önemli avantajdır. Bu sayede tarihçi çok sayıda belgeye elindeki bilgisayar aracılığı ile ulaşabilecek konuma gelmiştir.
Belgelerin dijital olarak her an her yerde kullanıma açık olması diğer bir avantajdır. Dijitalleşme öncesinde bu süreçler çok uzun zaman almaktaydı.
Belgelerin elektronik ortamda olması, okuma kolaylığı açısından önemlidir. Metin veya çizimlerin önemli ölçüde büyüterek incelenmesi önceki manuel araçlardan (el büyüteci) çok daha avantajlıdır.
Çeşitlilik sunması da dijitalleşmeyi ön plana çıkarmaktadır.
Ancak dijitalleşmenin bazı olumsuz etkileri de gözden kaçmamalıdır.
Türk tarihçiliği üzerinden değerlendirme yaparsak dijitalleşme öncesinde Osmanlı Arşivi’nde (İstanbul) genç bir tarihçinin birçok avantajı söz konusuydu.
Öncelikle taramayı küçük kartlar üzerinden elle yapması ayrıca bu katalogların, ulaşmaya çalıştığı belgenin alfabesiyle yazılması onun vizyonuna ve birikimine büyük katkılar sunmaktaydı.
Diğer taraftan arşivde çalışmalarını sürdüren tarihçinin bu alanda (tarihçilikte) önemli çalışmalar yapmış ve yapmaya devam eden birçok uzman isimle etkileşime geçmesine zemin hazırlamaktaydı.
Bütün bunlar dijitalleşme öncesi bu tarz büyük arşivlerin aynı zamanda bir “okul” niteliğinde hizmet vermesini sağlamaktaydı.
5. Bu Tarihi Yapılar Hakkında Bilgi Edinmek Bireye ve Topluma Ne Gibi Faydalar Sağlar?
Farklı medeniyetlere ait olan bu eserler ve işlevleri hem fonksiyonel olmaları hem de mimari anlayışlarıyla insanın üretme duygusunu doğrudan harekete geçirmektedir.
İnsanın görsel birikimine katkı sağladığı gibi ilk bakışta insanda farklı duygular hissettirmektedir.
Birey bu eserler hakkında bilgi sahibi olduğunda geçmişle günümüz arasında bir bağ kurabilir.
O dönemin insanların bakış açısını duygularını hissederek hissî zenginliğe ulaşabilir.
Geçmişteki bilgi birikimini öğrenebilir: mimari, matematik, geometri, estetik yanında insanların farklı ihtiyaçları, bunlara ürettikleri çözümleri gibi.
Bunların farkındalığı bireyin evrensel bakış açısı kazanmasında etkili olabilir.
Zengin zihin dünyası yanında empati, dayanışma ve emek gibi unsurların gelişmesini sağlar.
Bireyde oluşan bu duygular doğrudan toplumsal yapıya sirayet ederek toplumsal barışın yüksek, empati ve karşılıklı saygının olduğu bir sosyal çevre ortaya çıkar.
6. Bu tarihî yapıları ziyaret eden bir kişi;
Görsellerde yer alan yapıları ziyaret eden kişi kültürel mirasa sahip çıkıldığını görür. Çünkü yüzyıllardır korunduğuna şahit olur. Bu nedenle I. öncüle ulaşılabilir.
Hem yapıların niteliği hem de işlevleri dikkate alındığında gelecek nesiller için örnek oluşturur. II. öncüle de ulaşılabilir.
Ancak III. öncülde yer alan bütün yapıların ticari amaçlı olduğu ifadesi doğru değildir. Çünkü su sarnıcı, Roma Kolezyumu ve Giza Piramitlerinin ticari amaçla yapılmadığı görsel altlarında belirtilmiştir.
Cevap D seçeneğidir.
7. Yazar, tarihsel bilginin üretim sürecindeki hangi aşamayı gerçekleştirerek bu metni yazmıştır? Bu aşamanın araştırma sürecini nasıl etkileyeceği konusunu gerekçeleriyle açıklayınız.
Tarihçinin yazdığı metin tenkit aşaması olarak nitelendirilebilir.
Bu aşamada eldeki kaynaklar incelenir ve kaynakların aktardığı bilgilerin güvenirliği, kapsamı ve çelişkileri ortaya konulur.
Yazar bu metinde eldeki kaynakların tenkidini yapmış ve söz konusu duruma dair tespitini yazmıştır.
Bu aşamadaki elde edilen bilgilerin ve gelinen seviyenin yeni kaynaklarla desteklenerek açıklığa kavuşturulması gerekir.
Ancak yazarın da belirttiği gibi Hitit öncesine ait kaynakların olmaması en büyük problem olarak karşımızda durmaktadır.
Öte yandan Asur kaynaklarının da istenilen düzeyde detay içermediği ifade edilmiştir.
Tarihçi Asur kaynaklarında yer alan ara bilgilerden yararlanarak metin oluşturulabileceğini öngörmektedir.
8. Yazarın bu metinde ortaya koyduğu değerlendirmelerle ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenebilir?
Yazarın değerlendirmesinde yakındığı temel sorun kaynakların sınırlı oluşudur.
Bunları da “Geçmişten günümüze kadar binlerce yazılı belge ulaşmasına rağmen Anadolu’da Hititlerden önce meydana gelen tarihî olaylar ve siyasi gelişmeler hakkında kapsamlı bilgi edinilememiştir” ve “… yüzeysel ve kronolojik olmayan haberlerden ibarettir.” ifadeleriyle belirtmiştir.
Bu nedenle doğru cevap B seçeneğidir.
9. Bu tarih araştırmasında yazar aşağıdaki hangi bilim dallarından yararlanmıştır?
Heraldik (Mühür), Filoloji (Asur dili), Coğrafyadan (Anadolu, Kayseri- Kültepe) ve Paleografi (Yazı türü) yararlanılmıştır.
10. Tarih öğretmeni, Zeynep ve Ali’nin sorduğu sorulara nasıl bir cevap vermelidir?
Metne bakıldığında öğrencilerin analiz (inceleme) aşamasını tamamladığı görülmektedir.
Öğretmen burada tenkit aşamasına yönlendirme yapması gerekir.
Öğrencilere hitaben; “Artık eldeki kaynakların güvenirlik ve geçerliliğine bakmanız gerekir. Bunu yaparken de daha güçlü kaynakları belirlemeniz öncelikli yapacağınız iştir. Böylece çelişen kaynakları tenkide tabi tutarak dönemin kaynağı olup olmadığını, bu kaynakların malzemelerinin o döneme ait olup olmadığını tespite çalışmanız gerekmektedir. Sonrasında eserlerde verilen kaynakların, içeriklerini ve yazı türünü aynı şekilde tenkide tabi tutun. Dönemi yansıtan kaynakların verdiği bilgileri kullanan kitap, makale ve ansiklopedilerden edindiğiniz bilgiler doğrultusunda tespitlerinizi yapın” demesi gerekir.
11. Metinde Geçen Birinci El ve İkinci El Kaynaklar
Birinci El Kaynaklar: Hattuşaş (Boğazköy), Anadolu Medeniyetleri Sanal Müzesinde yer alan eserler: anıtsal kapı, tahıl ambarı, saray, tapınak, yazıt, çivi yazılı kil tablet, “bulla” adı verilen mühür baskılı kil topak ve çanak çömlek.
İkinci El Kaynaklar: Kitap, akademik makale, belgesel, Ansiklopedi