CEMİYETLER
Azınlıklar Tarafından Kurulan Zararlı Cemiyetler:
•Etnik-i Eterya Cemiyeti: İlk Rum Cemiyetidir. 1814 yılında kuruldu. Anadolu’nun bir bölümünü ve İstanbul’u da içine alan bir
Bizans Devleti kurmayı amaçlıyordu.
•Mavri Mira Cemiyeti: Rumlar tarafından kurulmuş olup, Batı Anadolu topraklarının ve İstanbul’un da içinde yer aldığı bir Yunan Devleti oluşturmayı amaçlıyordu. Bütün Rum teşekkülleri 1919 yılının sonlarına doğru Mavri Mira Cemiyeti’nin çatısı altında birleşmiştir.
•Pontus Rum Cemiyeti: Samsun, Trabzon ve Artvin’in yer aldığı Doğu Karadeniz kıyılarında bağımsız Pontus Devleti kurmayı amaçlıyordu. Kurdukları çeteler ile Türkler üzerinde baskı kurmaya çalışmış ve katliamlar gerçekleştirmiştir.
•Taşnak ve Hınçak Cemiyetleri: Bu cemiyetler Ermeniler tarafından kurulmuş olup, Doğu Anadolu’da bağımsız Ermeni Devleti kurmayı amaçlıyorlardı. Doğu Anadolu’da Türk halkına yönelik katliamlara girişmiş ve bölgede Ermeni nüfusunun daha fazla olduğunu ileri sürmüşlerdir.
•Alyans İsrail ve Makabi Cemiyetleri: Bu cemiyetler, İtilaf Devletleri’nin desteğini alarak Filistin’de bağımsız bir devlet kurmayı amaçlayan Yahudiler tarafından oluşturulmuştur. Osmanlı topraklarında yaşayan Yahudiler, sosyal ve ticari konumlarını güçlendirmek için faaliyet göstermişlerdir.
Azınlık Cemiyetlerinin Özellikleri:
•İtilaf Devletleri’nin desteğini elde etmiş, bu güçlerle birlikte hareket etmişlerdir.
•Osmanlı toprakları üzerinde kendi bağımsız devletlerini kurmayı amaçlamışlardır.
•İtilaf Devletleri’nin işgallerini kolaylaştırmışlardır.
•Dinî kurumlar tarafından yönlendirilmiş ve azınlık okullarını kullanmışlardır.
Müslümanlar Tarafından Kurulan Zararlı Cemiyetler:
•Sulh ve Selamet-i Osmaniye Cemiyeti: Padişaha bağlı kalınması ve onun emirlerinin dışına çıkılmaması gerektiğini savunan cemiyettir.
•İslam Teali Cemiyeti: İstanbul’da medrese öğrencileri ve hocaları tarafından kurulmuş bir cemiyettir. Aynı zamanda halife olan padişahın emirlerinin dışına çıkılmaması gerektiğini savunmuştur.
•Kürt Teali Cemiyeti: Doğu Anadolu’da bağımsız bir Kürt Devleti kurmayı amaçlamış, Wilson ilkelerini de kullanmaya çalışmıştır.
•Wilson İlkeleri Cemiyeti: Halide Edip Adıvar’ın da aralarında bulunduğu bu cemiyet işgaller karşısında bağımsızlığın korunamayacağını ileri sürmüş, ABD’nin himayesine girilmesi gerektiğini savunmuştur.
•İngiliz Muhipleri Cemiyeti: İşgallerin ancak İngiltere ile iyi geçinilerek engellenebileceğini ileri süren bu cemiyetin üyeleri arasında dönemin sadrazamı ve başka bazı devlet adamları yer almaktadır.
•Nigehban askeri cemiyeti: Milli mücadeleye karşı olan emekli Osmanlı subayları tarafından kurulmuştur
Yararlı Cemiyetler:
•Doğu Anadolu Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti: Ermenilerin Doğu Anadolu’da bağımsız bir devlet kurmasını engellemek ve Türk unsurları korumak amacıyla kurulmuştur. Bu cemiyet Erzurum Kongresi’ni düzenlemiş, basın yayın imkânlarını kullanarak işgallerin haksızlığını ortaya koymaya çalışmıştır. Türklerin bölgeden göçünün engellenmesi için uğraş vermiştir.
•Kilikyalılar Cemiyeti: Fransızların Adana ve çevresini işgalleri karşısında bölge halkı tarafından kurulmuştur.
•Trakya Paşaeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti: Bu cemiyet, Trakya’da meydana gelen işgallere karşı Türklerin haklarını korumayı ve Rumların taşkınlıklarını engellemeyi amaç edinmiştir. Devlet kurma amacına sahip tek yararlı cemiyettir.
•İzmir Redd-i İlhak Cemiyeti: Yunanlılar’ın İzmir’i işgalini sona erdirmek ve bu işgalin haksız olduğunu dünyaya duyurmak amacı ile kurulmuştur. Bu cemiyet Balıkesir ve Alaşehir kongrelerinin toplanmasını sağlamış ve bu kongreler de Batı Cephesi’ni kurmuştur.
•İzmir Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti: İzmir’in Türklere ait olduğunu basın aracılığıyla duyurmayı amaçlayan bir cemiyettir. Batı Anadolu’da Kuvayı milliye birliklerine silah sağlanması için faaliyet göstermiştir. Millî Kongre Cemiyeti: İstanbul’da kurulan bu cemiyet, Türk haklarını basın yoluyla dünyaya duyurmayı amaçlamıştır. Kuvayı milliye tabirini ilk defa resmi olarak kullanan cemiyet Milli Kongre Cemiyetidir.
•Trabzon Muhafaza-i Hukuki Milliye Cemiyeti: Doğu Karadeniz’de bağımsız Rum Devleti kurmayı hedefleyen Rumların bölücü girişimlerini önlemek amacıyla kurulmuştur.
•Gizli karakol: İstanbul’un işgal edilmesine tepki olarak kurulmuştur.
•Milli Müdafaa Grubu: Anadolu’ya silah temin etmiştir.
•Anadolu Kadınları Cemiyeti: Sivas merkezli bir cemiyettir.
Yararlı Cemiyetlerin Özellikleri:
•Birbirlerinden bağımsız şekilde, Anadolu’nun farklı yörelerinde kurulmuşlardır.
•Yaşadıkları bölgelerin kurtuluşu için çalışmışlardır (bölgesel kurtuluş).
•Oluşumlarında Türklük duygusu etkili olmuştur.
•İşgalci güçlere ve azınlıkların bölücü faaliyetlerine karşı mücadele vermişlerdir.
•İşgallere karşı basın yoluyla mücadele etmiş, bundan bir sonuç alınamaması nedeniyle silahlı direnişi örgütlemişlerdir.
•Wilson ilkelerine dayanarak, bölgelerinin Türklüğünü kanıtlamaya çalışmışlardır.
•Sivas Kongresi ile “Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti” adı altında birleştirilmişlerdir.
İzmir’in İşgali (15 Mayıs 1919):
•15 Mayıs 1919’da Yunan kuvvetleri İzmir limanında demirli donanmadan İzmir’e asker çıkarmışlardır.
•Yunanlılar, İzmir’in işgalinin haklı olduğunu göstermek ve işgale hukuki zemin oluşturabilmek için şu gerekçeleri ileri sürmüşlerdir:
•İzmir ve çevresinde Rumlar Türklerden fazladır.
•Türk unsurlar Hristiyan Rumları katletmektedirler.
•Şehre girmeye başlayan Yunan askerlerine ilk kurşunu gazeteci Hasan Tahsin atmış, bu gelişmeyi gerekçe gösteren Yunanlılar İzmir’de büyük bir katliama girişmişlerdir.
•Halk tarafından işgallere karşı kurulan Kuvayı millîye birlikleri İzmir’in işgalinden sonra ortaya çıkmıştır.
Amiral Bristol Raporu:
•İşgal sonrasında Yunan birlikleri tarafından gerçekleştirilen katliamlar Avrupa gazetelerinde haber olarak yer almış, Avrupa kamuoyunda tepkiler oluşmuştur.
•Amerikalı Amiral Bristol’un başkanlığında bir heyetin Batı Anadolu’da inceleme yapmasına ve bir rapor hazırlamasına karar verilmiştir.
Amiral Bristol Raporu Maddeleri:
•Rumların İzmir ve çevresinde katledildiği bilgisi yanlıştır.
•Bölgedeki Rum azınlığın güvenlikleri tehlikede değildir. Yunanlıların bu konu ile ilgili olarak İtilaf Devletleri’ne verdikleri bilgiler doğru değildir.
•Bölgede Rum nüfusu Türk nüfusundan fazla değildir.
•İzmir’in işgali sonrasında bölgede yaşanan çatışma ve katliamların sorumluluğu Yunan tarafına aittir.
•Yunan askerleri bölgeden çekilmeli ve bölgeye İtilaf Devletleri birlikleri gönderilmelidir.
•Amiral Bristol tarafından hazırlanan rapor, Türkler’in haklılığını uluslararası alanda ortaya koyan ilk belgedir.
KUVAYIMİLLİYE
Kuvayımilliye’nin Özellikleri:
•İşgallere karşı kurulan direniş cemiyetlerinin basın aracılığıyla başlattıkları mücadeleler işgalleri durdurmamış, silahlı direnişin zorunluluk olduğu anlaşılmıştır. Bu durum, farklı yörelerde silahlı Kuvayımilliye birliklerinin oluşturulmasına yol açmıştır.
•Gönüllülük esasına dayalı birliklerdir. Askerî disiplinden yoksundur.
•Herhangi bir merkezden emir almadan hareket etmiştir.
•Bölgeseldir.
•Her türlü ihtiyaçlarını halktan karşılamıştır.
•İşgalleri sona erdirememiş, ancak düzenli ordu birlikleri oluşturulana kadar işgalci güçleri oyalamıştır.