Tarih Kursu Ortak Türk Tarihi DERS NOTLARI II. Bölüm: Hun İmparatorlukları ve Sonraki Türk Devletleri

II. Bölüm: Hun İmparatorlukları ve Sonraki Türk Devletleri

ortak Türk tarihi

Bu yazımızda güncel müfredata göre hazırladığımız Seçmeli Ortak Türk Tarihi dersi 2. ünitesi olan Hun İmparatorlukları ve Sonraki Türk Devletleri ünitesinin özet ders notlarını paylaşıyoruz. Ortak Türk Tarihi kitabı özet pdf ders notları sayesinde derslerde daha başarılı olacaksınız. Güncel tarih ders kitabına uygun olarak hazırladığımız Hun İmparatorlukları ve Sonraki Türk Devletleri dersi notları aşağıdaki konuları kapsamaktadır.

ASYA HUN İMPARATORLUĞU

USUN DEVLETİ
KADİM KIRGIZLAR

KANGÜY DEVLETİ

PARKANA (DAVAN) DEVLETİ

KUŞAN İMPARATORLUĞU

AVRUPA HUN İMPARATORLUĞU

GÜNEY HUN DEVLETİ
AK HUN (EFTALİT) DEVLETİ

JUAN-JUAN KAĞANLIĞI

HUN İMPARATORLUKLARI VE SONRAKİ TÜRK DEVLETLERİ DÖNEMİNDE SOSYAL, EKONOMİK VE KÜLTÜREL HAYAT

    Ortak Türk Tarihi II. Bölüm: Hun İmparatorlukları ve Sonraki Türk Devletleri

    1. ASYA HUN İMPARATORLUĞU

    MÖ III. yüzyıl ile MS III. yüzyıl arasında hüküm sürmüştür.

    Bilinen ilk hükümdarı Tuman’dır (Teoman).

    Toprakları Orta Asya, Güney Sibirya, Moğolistan ve Kuzey Çin’i kapsamıştır.

    Tuman’ın oğlu olan Mete Şanyü (Mao-dun Tanrı-Kut) döneminde Hunlar en güçlü dönemlerine ulaşmışlardır.

    Asya Hun İmparatorluğu Çinlilerin müdahalesi ve yöneticilerinin taht kavgaları sonucunda III. yüzyılda dağılmıştır.

    Hunların bir kısmı Çin’e giderek orada küçük devletçikler kurmuşlardır.

    Belirgin bir kısmı ise batıya giderek Doğu Avrupa’da kendi devletlerinin temelini atmışlardır.

    PAZIRIK KURGANI

    Güney Sibirya’daki Altay eteklerinde bulunan Pazırık Kurganı MÖ V-III. Yüzyıllar arasına tarihlendirilir.

    Pazırık buluntuları arasında halı, kumaş, renkli keçe, hayvan ve bitki desenli tekstil ürünleri vardır.

    Çoğunluğu Sakalarla bağlantılı Pazırık buluntularının bir kısmı Hun sanatıyla ilişkilidir. Eyer takımları ve atların kulaklarında Ön Türk boy damgaları vardır.

    2. USUN DEVLETİ

    Usunlar (Wusun), MÖ II. yüzyıl ile MS IV. yüzyıl arasında yaşamış büyük bir devlettir. Usunlar aslen Qinglian Shan Dağları’nın ve Dunhuang’ın (Batı Çin) doğusundaki bugünkü adıyla Gansu Eyaleti olan bölgede yaşıyorlardı.

    Hükümdarlarına Gunmo (Künbiy) denirdi. Başkentleri, Issık Göl kıyısında bulunan Chi-ku (Kızıl Vadi) idi.

    Devlet yapısı doğu, batı ve orta olmak üzere üç bölüme ayrılmıştı.

    Usunlar; Hunlar, Kanglı, Yüeçiler ve Han (Çin) devleti gibi komşu ülkelerle siyasi ve diplomatik ilişkiler kurmuşlardı.

    Usun Devleti’nin çöküşünden sonra oluşan boylar Kök Türk ve Batı Türk Kağanlıklarının içinde olup sonraki dönemde Türgeş Devleti’ni kurdular.

    Daha sonra bu boylar Karahanlı ve Doğu Çağatay devletlerinin etnik temelini oluşturdular.

    Araştırmacılar, günümüz Kazaklarını ve bir dizi Türk halkı içindeki Usun (Üysün) boylarını eski Usunların tarihsel devamı olarak değerlendirmektedirler.

    3. KADİM KIRGIZLAR

    Kırgızların tarihi MÖ III. yüzyıla kadar dayanmaktadır.

    Kırgız Kağanlığı MÖ III. yüzyılın sonunda Hun İmparatorluğu tarafından zaptedilmişti.

    Kırgızlar, Eski Hunların devlet geleneklerini kavramakla birlikte kendi devlet geleneklerini de muhafaza edebilmişlerdir.

    4. KANGÜY DEVLETİ

    Kanglı veya Kangha Devleti olarak da adlandırılan bu devlet MÖ II. yüzyıl – MS IV. yüzyıllar arasında hüküm sürmüştür.

    Toprakları Sirderya’nın (Seyhun) orta havzaları ve Batı Yedisu Bölgesi’ni (Güney Kazakistan) içermiştir.

    Kangüy yöneticileri Çaç (Taşkent) bölgesinde bronz yapımı paralarını bastırmışlardır. Kangüy Devleti bir müddet Asya Hun İmparatorluğu’nun egemenliği altına girmiştir. Kangüy Devleti III. yüzyılda birtakım yerel beyliklerin müdahalesiyle son bulmuştur.

    5. PARKANA DEVLETİ

    Eski Parkana Devleti (Çin kaynaklarında Davan), MÖ I. Binyılın ikinci yarısından itibaren MS ilk yüzyıllara kadar Fergana Vadisi’nin (modern Özbekistan ve Kırgızistan toprakları) orta ve doğu kısmını kapsamıştır.

    Ana nüfus İran kökenli olup Ön Türk etnik grupları da Parkana’da yaşamıştır.

    MS V. yüzyılda Parkana toprakları, Orta Asya’nın batı kısmından gelerek Fergana Vadisi’ni işgal eden Eftalitler tarafından fethedilmiştir.

    6. KUŞAN İMPARATORLUĞU

    Kuşan İmparatorluğu MÖ II. yüzyıl – MS III. yüzyıllar arasında hüküm sürmüştür. Kurucusu Kujula Kadfiz’dir.

    Toprakları Orta Asya’nın güneybatı sınırları (kadim Baktriya/Yukarı Amuderya

    Havzası), Horasan, tarihî Kuzey Hindistan (Afganistan’ın bir kısmı, Pakistan) ve Doğu Türkistan’ı içermiştir.

    Hükümdarları yabgu unvanını kullanmıştır.

    Kuşanlar Hindistan’ın kuzey topraklarını ele geçirerek dünyaca ünlü Gandhara kültürüne (Peşaver/Pakistan) katkıda bulunmuşlardır.

    Kuşan İmparatorluğu, en parlak zamanını Kanişka döneminde yaşamıştır.

    O kendi adına altın ve bronz sikkeler bastırmıştır.

    Budizm inancını benimseyen Kuşanlar Hint ve Yunan yazılarının yanı sıra Türk Bitik benzeri “Bilinmeyen Yazı”yı (bilinmeyen bir tür yazı) kullanmışlardır.

    Sasanilerin müdahalesiyle tarih sayfasından silinmiştir.

    7. AVRUPA HUN İMPARATORLUĞU

    Avrupa Hun İmparatorluğu IV-V. yüzyıllarda hüküm sürmüştür.

    Bilinen ilk hükümdarı Balamir olan Avrupa Hun Devleti’nin toprakları Kuzey Kafkasya, Karadeniz’in kuzeyi ve Doğu Avrupa’yı içine almıştır.

    Hun Başbuğu Balamir önce Doğu Gotlarını (374), sonra Batı Gotlarını yıkmıştır (375). Böylece Hun askerî gücü çeşitli kavimleri yerinden oynatmış ve topraklarından uzaklaştırmıştır. Roma İmparatorluğu’nun kuzey eyaletleri altüst edilmiş; İspanya’ya kadar uzanan ve Avrupa’nın etnik çehresini değiştiren, tarihî “Kavimlerin Büyük Göçü” başlamıştır.

    En kudretli hükümdarı Attila (434-453) döneminde devlet büyük bir imparatorluk hâlini almıştır.

    Hatırası etrafında İtalya’da, Galya’da, Germen memleketlerinde, Britanya’da, İskandinavya’da ve bütün Orta Avrupa’da asırlarca ağızdan ağıza dolaşan efsaneler türemiştir.

    Avrupa Hunları, kendisinden sonra Doğu Avrupa’da kurulan Türk asıllı (Bulgar, Avar, On Ogur) veya Türklerle akraba toplulukların (Macar) siyasi birlikleri için birer temel oluşturmuştur.

    Avrupa Hunlarının Türkçe konuştuğu bilinmektedir.

    8. GÜNEY HUN DEVLETİ

    Miladi IV-V. yüzyıllarda hüküm süren bu devlet daha çok Hionit adı altında bilinir. Toprakları Orta Asya’nın güneybatısındaki Baktriya, Horasan ve Kuzey Hindistan’ı içermiştir.

    9. AK HUN (EFTALİT) DEVLETİ

    IV-VI. yüzyıllarda yönetimde bulunan devlettir.

    Devletin toprakları Orta Asya’nın güneybatı sınırlarını, Horasan’ı, Kuzey Hindistan’ı ve Doğu Türkistan’ın güneybatısını içermiştir.

    Bizans kaynaklarında Eftalit, Arapça ve Farsça eserlerde Haytal, Çin yıllıklarında ise Ye-da (veya Yen-ta) biçimlerinde görülür.

    Eftalitler veya Ak Hunlar bir bakıma Güney Hunlarının devamı gibidir.

    Eftalitler Sasanilere (İran) karşı başarı elde etmişler, Kuzey Hindistan ve Kabil vadisini ele geçirmişlerdir.

    Yabgu, Tegin, Tarhan gibi Eski Türkçe unvanları kullandıkları bilinmektedir. Hükümdarların isimleri Toraman, Mihiragula, Künhan, Nizek Tarhan gibi Türkçe ve Farsça karışık biçimlerdedir.

    Eftalit Devleti’nde yaşayan Avar adındaki boydan da bahsedilmektedir.

    Avarların Eftalitlerin diğer bir adı veya bir boyu olduğu tahmin edilmektedir.

    Eftalitler Kabil, Gazne ve Kandehar gibi Afganistan’ın merkez bölgelerinde uzun yıllar boyunca siyasi etkilerini sürdürmüşlerdir.

    10. JUAN-JUAN KAĞANLIĞI

    Bu devlet V-VI. yüzyıllarda hüküm sürmüştür.

    Toprakları Orta Asya’nın kuzeydoğu topraklarını Moğolistan, Altaylar, Doğu Türkistan’ın kuzeydoğu kısımlarını Cungarya ihtiva etmiştir.

    Çinliler onları Juan-Juan, Kök Тürkler Apar olarak adlandırmışlardır.

    Eftalit Devleti ile dostça münasebetlerde bulunan Juan-Juanların aslının Avarlara dayandığı görüşü hâkimdir.

    Bilindiği gibi Avar adı Eftalitlerde de kullanılmakta ve buna bağlı olarak her iki devlet kurucusunun aynı soydan olduğu iddia edilmektedir.

    Türk ve Moğol kavimleri tarihinde Kağan unvanı ilk defa Juan-Juan yöneticisi Shelun tarafından kullanılmıştır.

    Türklerin Aşina boyu tarafından 552 yılında hâkimiyetine son verilince Juan-Juan boyları batıya doğru göç etmişlerdir.

    Doğu Avrupa’da kurulan Avar Kağanlığı’nın (VI yy.- IX yy. başı) Juan-Juanlar tarafından kurulmuş olması muhtemeldir.

    11. HUN İMPARATORLUKLARI VE SONRAKİ TÜRK DEVLETLERİ DÖNEMİNDE SOSYAL, EKONOMİK VE KÜLTÜREL HAYAT

    Bu dönemde Türk asıllı hanedanlar yönetimleri altındaki farklı din, inanış ve kültüre sahip toplulukları hoşgörülü bir şekilde yönetmişlerdir.

    Bu dönemde Türklerin ataları daha çok bozkır ve ormanlık bölgelerde yaşamış, yaşamlarında atın önemi büyük olmuştur.

    Altaylar ve Tanrı Dağları arasındaki geniş yaylalarda at, koyun ve sığır sürülerini otlatan Hunlar tahıl ürünleri de yetiştirmişlerdir.

    Hun toplumu sürekli savaş tehlikesi altında yaşadığından askerlik ve savaş eğitimine önem vermekteydi. Bu nedenle çocukların iyi bir asker olarak yetişmesi hedeflenirdi.

    Türk toplumunda sosyal sınıflaşmanın olmaması önemli bir özelliktir. Savaşta esir düşen yabancılar dışında hiç kimsenin köle kabul edilmemesi buna örnek verilebilir.

    İpek Yolu’nun Doğu Avrupa’dan Çin, Sibirya ve Uzak Doğu’ya kadar uzanan kuzey hattının Hunların egemenliği altında bulunması Orta Asya’da iktisadi ve kültürel gelişmeyi sağlamıştır.

    Kangüy Devleti Aral Gölü havzalarından Yedisu’ya kadar uzanan topraklardaki konargöçer ve yerleşik toplumları kendi bünyesinde barındırmıştır.

    Güneybatı Hunlarının emri altındaki Orta Asya’nın güneyi ve Kuzey Hindistan’da daha çok tarımla uğraşan yerleşik toplumlar yaşamışlardır. Baktriya (Belh), Merv, Tirmiz, Kâşgar, Hotan, Kabil gibi şehirler birer ticaret ve kültür merkezine dönüşmüştür.

    Güneybatı Hun ve Eftalit Hanedanları çerçevesinde tarihî Kuzey Hindistan’da (Afganistan’ın bir kısmı, Pakistan) ve Orta Asya’nın güneybatısında Türk-Fars-Hint kültürleri karşılıklı etkileşimde bulunmuşlardır.

    Yönetici kesimin bu mekânlarda yerel inanç sistemlerine saygı göstererek Budist tapınakları inşa ettirdikleri, heykel yapımı, saray süslemeleri gibi konularda Buda geleneklerini yansıtmaları bu duruma örnektir.

    Leave a Reply

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Related Post